
Medeniyetin İlk Kumaşı Keçe
Yün liflerinin sıcak su ve sabun yardımıyla, nemli bir ortamda sıkıştırılmasıyla yapılan keçe, bilinen en eski, atkısız ve çözgüsüz tekstil ürünüdür.
İlk çağlarda insanların doğa koşullarına karşı koymak amacıyla, örtünme ve barınma ihtiyaçlarıyla birlikte ortaya çıkmıştır. Türklerin Orta Asya bozkırlarından Anadolu topraklarına uzanan tarihsel sürecinde varlığını her dönemde sürdürmüştür. Orta Asya’nın zorlu doğa şartları Türkleri konargöçer yaşama ve hayvancılıkla geçinmeye zorlamıştır. Böylece yetiştirdikleri hayvanlardan elde ettikleri yünlerden kendilerini koruyan keçe ürünleri yapmışlardır.
Keçenin sanat değeri kazanması ise işlevselliğinin yanında süslenmesi ile başlamıştır. Böylece keçe, geçmişten günümüze insanoğlunun gelişimine paralel olarak, yaşamın her alanında kullanılmış ve çadırının örtüsü, bebeğinin kundağı, ayağının çizmesi, başının şapkası ve özellikle de çobanın kepeneği olmuştur. Keçecilik, Anadolu dışında, Anadolu ve çevresinde yaşayan Türklerin dünya kültürüne armağan ettiği önemli bir el sanatıdır.
Freyja Concept olarak biz de bu el sanatına sahip çıkarak, 5. kuşak keçe ustamızla beraber keçeyi modernize ediyoruz ve kullanıcılarımıza özel tasarım el emeği çantalar olarak sunuyoruz. Bu sayede de hep beraber anavatanından tüm dünyaya ulaşacak bir marka hikayesi yaratmayı amaçlıyoruz.
Keçeciliğin sürdürülebilmesi için sadece zanaatçilerin zanaatlerini sürdürmesinin yanı sıra kaliteli küçük baş hayvan yetiştiriciliği de büyük önem taşımakta. Şu an kaliteli keçe üretimi için mikron seviyesi uygun yerli yün bulmak maalesef çok zor. Ülkemizde hasat edilen yün yapağı maalesef dünya sıralamasında yer bulmakta zorlanıyor. Türkiye birçok konuda sahip olduğu değerlerin farkında olmamakla beraber yün yetiştiriciliği konusunda da yaklaşık üçte bir nüfusumuza sahip Avustralya dünya ihtiyacının yün üretiminde yüzde 24 ünü karşılayan ülke olarak dünya birincisi.



Ülkemizde yetiştirilen yünler en fazla yalıtım ve ısınmada ara mamül olarak kullanılıyor. Biz nadir bulunan ve ülkemizde hasat edilmiş yünü katma değeri yüksek ürün haline getirmeyi kendimize hedef edindik. Ürettiğimiz ürünlerde de doğadaki ayak izlerimize dikkat etmeye çalışıyoruz. Bu çerçevede hedefimiz tüm ürün materyalleri açısından binde birden daha az su harcayarak üretim yapabilmek. Aynı zamanda artık tüketici kullandığı ürünün ham maddesinin geçmişini merak ediyor. Üreticisine vaat ettikleri noktasında güvenmek istiyor fakat maalesef ki üretici küçük baş hayvanı önce eti sonra derisi çok sonra yünü için yetiştiriyor. Doğal dengenin bozulmadan, karbon salınım oranları, su ayak izleri ve bununla beraber adil üretim prosesi, canlı yaşamına saygı çerçevesinde üretim ve tüketim bilincini hep beraber ekolojik denge için kazanmamız ve kazandırmamız gerekiyor. Bu misyonla yola çıkarken vizyonumuzda gelecek yarınlarımız ve yarınlarımıza bırakacaklarımız var.
Keçe hayatımızın her alanında kullanılabilecek bir tekstil materyali. Doğal keçe adeta nanoteknolojik bir tekstil malzemesi gibi davranıyor. Bu sebeple de özellikle gelişmiş ülkeler tarafından ev dekorasyonunda, mimaride geniş bir perspektifle tasarımcıların odağında yer alıyor. Biz de ürün geliştirmelerimizi ilerleyen yıllarda bu noktada yaparak %100 doğa dostu, geniş yelpazeye sahip ürünler üretmeyi hedefliyoruz.
kaynakça;https://dergipark.org.tr/tr/download/article-file/568770
Bir yanıt yazın